Türkiye’deki tarih kitaplarında Çin Seddi’nin yapılış amacının milattan önceki dönemlerde Hun baskılarını durdurabilmek ve bölgede kalan şehirleri koruyabilmek olduğu yazar. Ama Çin’de bu konu hakkında Çinliler‘in bildikleri bizim bildiklerimizden farklı. Çin kaynakları da keza aynı şekilde bildiğimizden farklı bilgiler içeriyor.
Çin Seddi, İngilizce’de Great Wall olarak söyleniyor. Yapımı yaklaşık 2000 yıl süren ve Çin tarihindeki en önemli yapılardan biri olan Çin Seddi, ülke ve hanedanlıkları gelecek saldırılara karşı korumaya almak amacıyla yapıldı. Seddin toplam uzunluğu 20.000 kilometreden fazladır ve bu uzun duvar genel olarak Çin’in başkent Pekin‘i de içine alan kuzey bölgelerinde bulunur.
Çin’in en büyük bilgi sitesi Baidu Baike‘da Çin Seddi ile ilgili verilen bilgileri dilim döndüğünce Türkçe’ye çevirdim ve bu yazıda paylaştım.
Çin Seddi Hakkında Genel Bilgiler
Çin Seddi, insanlar tarafından yapılmış Dünya’nın en uzun duvarı. Uzunluğu nedeniyle uzaydan göründüğünü söyleyen çok kişi var; ama araştırmalarımda böyle bir şeyin pek mümkün olmadığını öğrendim.
Çin Seddi’nin toplam uzunluğu 21.196 kilometre. Bu mesafenin aslında ne anlama geldiğini daha iyi açıklamak için şöyle bir örnek vereyim. İstanbul-İzmir arası 500km. Yani sed, İstanbul ile İzmir arasındaki mesafeden 40 kat daha uzun.
Seddin en yüksek noktası başkent Pekin’deki Heita Dağı’nda. Bu nokta yerden 8 metre, deniz seviyesinden 1525 metre yüksekte yer alıyor.
Sedde her 200 metrede bir gözetleme kulesi veya kale bulunur.
Farklı hanedanlıklar tarafından devamlı olarak uzatılan Çin Seddi’nin en uzun haline gelmesi 2000 yıldan fazla zaman almış. Duvara en son eklemeler resmi olarak 1644 yılında Ming Hanedanlığı döneminde yapılmış. Basit bir matematik hesabıyla Çin Seddi’nin yapımına milattan önceki yıllarda başladığı anlaşılıyor. Bir rivayete göre el arabası Çin Seddi’nin yapımı sırasında Çinliler tarafından bulunmuş.
Her yıl 10 milyondan fazla kişi Çin Seddi’ni ziyaret ediyor. Turistler haricinde farklı ülkelerden gelen 300’den fazla devlet başkanı da şu ana kadar Çin Seddi’ni ziyaret etmiş. Bu devlet başkanları arasında henüz bir Türk yok.
Çin Seddi Ne Zaman Yapıldı?
Çin Seddi’nin yapımına Batı Zhou Hanedanlığı zamanında, günümüzde Xi’an olarak bilinen ve Çin’in orta bölümlerinde yer alan şehirde başlandı.
O dönemlerde çok şiddetli hanedanlık savaşlarının yaşandığı bölgede hanedanlıklar araya bir duvar örerek birbirlerini durdurmaya çalıştılar. Yani Çinliler‘e göre Çin Seddi’nin ilk olarak yapılmaya başlanma amacı komşu hanedanlıkların saldırılarından korunmaktır.
Birçok hanedanlığın yapımına katkıda bulunduğu ve en son uzunluğuna ulaşması yaklaşık 2000 yıl süren bu duvara en büyük katkıyı Çin tarihinin en güçlü hanedanlıklarından olan Qin Hanedanlığı yaptı. Sedde en son eklemeler ise Ming Hanedanlığı döneminde yapıldı ve toplamda 20.000 kilometreden fazla uzunluktaki Çin Seddi ortaya çıktı.
Seddin Ming Hanedanlığı öncesi döneme ait kalıntıları büyük ölçüde harabeye dönmüş olsa da, Ming Hanedanlığı döneminde yapılan kısım tamamen korunmuş durumda. 2009 yılında yapılan açıklamaya göre şu an Çin Seddi’nin 8851.8 kilometrelik kısmı hala ayakta. Bu da Çin seyahati yapanların Çin Seddi’nin en fazla %40’ını görebilebileceği anlamına geliyor.
Çin Seddi Nerededir?
Aşağıda Çin Seddi haritası göreceksiniz. Çin haritasını çok tanımayanlar için küçük bir bilgi vereyim. Aşağıdaki harita Çin’in kuzey bölgesini gösteriyor.
Günümüzde Çin sınırları içinde kalan Hebei, Pekin, Tianjin, Shanxi, Shaanxi, Gansu, İç Moğolistan, Heilongjiang, Jilin, Liaoning, Shandong, Henan, Qinghai, Ningxia ve Xinjiang eyalet ve şehirlerinde bu dev yapının en az bir parçasına ulaşmak mümkün. Bu parçaların birçoğu restore edilmiş ve ziyarete de açılmış durumda. Çin seyahati yapanların çoğu seddin Pekin’de kalan kısımlarını ziyaret ediyor.
1961 yılında Çin Hükümeti tarafından korumaya alınan Çin Seddi, 1987 yılında Dünya Kültür Mirası listesine girdi.
Çin Seddi Bölümleri
Şehirlerin güvenliği için seddin duvar olarak yapıldığı kısımlar hiçbir şekilde geçişe izin vermeyecek şekilde inşa edildi. Şehirlere giriş çıkışların yapıldığı kapılar, güvenlik gerekçesiyle iki dağ arasında kalan vadilere, nehirlerin geçtiği yerlere veya düzlük alanların değişiklik gösterdiği yerlere yapıldı.
Böylece hem iş gücünden, hem de malzemeden tasarruf edilerek kapının sadece bir kişi tarafından açılıp kapanabilmesi sağlandı. Belli aralıklarla yerleştirilen gözetleme kulelerinin yerleri için de en çok alanın görülebileceği ve savunmaya en çok katkıda bulunabilecek yerler seçildi.
İlk zamanlarda moloz taşlar kullanılarak yapılan seddin yapımına 16. yüzyılda tuğla teknolojisinin gelişmesiyle o döneme ait tuğlalar kullanılarak devam edildi.
Özellikle Ming Hanedanlığı zamanında eklenen bölümlerde çok büyük tuğlalara rastlamak mümkün. Dev boyutlardaki tuğlaları taşımak ve duvarı örebilmek için sadece insan gücünü kullanmak zorunda olmak işleri zorlaştırmış gibi görünse de, ileriye yönelik bina yapma yöntemlerin temelini bu zamanlar oluşturdu. Giriş-çıkış kapılarındaki sanatsal işçilik hem imparatorluğu temsil etti, hem de estetik anlayışının gelişmesini sağladı.
Çinliler’e göre Çin’i ziyaret edip Çin Seddi ziyareti yapmamak Çin’i hiç ziyaret etmemek ile eşdeğer. Birçok kişinin “uzaydan görülen tek insan yapıtı”olarak tanımladığı Çin Seddi’nin ne yazık ki böyle bir özelliği yok. Ama yine de görülmeye değer muazzam bir yapı.